29 Mart 2009 Pazar
Tek Türkiye Zaferdeydi
28 Mart 2009 Cumartesi
Tek Türkiye 'nin Doktor Tarık'ından Müjde!..
Samanyolu'nda perşembe günleri yayınlanan 'Tek Türkiye'nin Doktor Tarık'ı Ozan Çobanoğlu, medyada çıkan ve tartışma konusu olan "Kahramanlık Tarık'a yakışıyor, Polat'a değil" sözüne açıklık getirdi.
Çobanoğlu, Necati Şaşmaz için söylediği "Türkiye'nin en iyi oyuncularından değil, ama çaba gösteren, emek veren biri; benim ve birçok genç oyuncu gibi. Daha çok öğreneceğimiz şey, daha çok gidecek yolumuz var." sözlerinin de arkasında olduğunu söyledi. Ne magazinle ne de sansasyonel haberlerle ilgisinin olmadığının da altını çizen Çobanoğlu, şöyle konuştu: "İdealleri olan, kendimi, aklımı sürekli zinde tutan üretmeyi seven, biriyim. Altyapısı olan, kısa yoldan buralara gelmeyen, hep kendisini öğrenmeye ve bildiklerini anlatmaya çalışan, günün birinde oyunculuğunu tüm dünya arenasında göstermek isteyen bir oyuncuyum."
'Tek Türkiye' ve tiyatrodaki görevlerinin dışında sinemayla da ilgilenen Çobanoğlu, "Kısmet olursa yaza bir sinema projem var. Benim yazdığım bir senaryo. Tek Türkiye'nin eski ve yeni kadrosundan oyuncular olacak. Ancak, tamamıyla bağımsız, uzun zamandır üzerinde durduğum bir hikâye." diyor.
Röportajımızın tamamını haftaya perşembe günü Samanyoluhaber.com'da bulabilirsiniz!..
26 Mart 2009 Perşembe
TÜMÇADER'den Tek Türkiye Dizi Setine Ziyaret
Tek Türkiye Ekibi Down Sendromlu Çocuklarla Buluştu
Tek Türkiye 62. Bölüm
Tarık çeşitli kişilerle görüşerek yardım bulmaya çalışırken bambaşka bir örgütlenmenin kurulduğundan habersizdir.
Botan ve Şivan, Yavuz’u öldürmek için köye baskın yaparlar. Şehmuz bu baskında tarafını belli ederek teröristlerden yana olur. Yavuz ise babasının evine sığınır.İyileşmek için Tarık’a ihtiyacı vardır. Tarık oraya gittiğinde Selma’yı örgütün gerçek yüzünü görmesi için ikna etmeye çalışır.Selma bildiği yoldan dönmeyecektir ta ki örgüt onu can evinden vuruncaya kadar. Şimdi Selma’nın tek umudu Tarık’tır…
26 Mart Perşembe 19:40
19 Mart 2009 Perşembe
TEK TÜRKİYE'NİN DOKTOR TARIĞINA TIP ÖĞRENCİLERİNİN BAKIŞI
Tek Türkiye Oyuncuları Jüri Üyeliği Yaptı......
Gecede anasınıfı kategorisinde Cumhuriyet İlköğretim Okulu'ndan Gülsüm Ceylan birinci, Kurucuova İlköğretim Okulu'ndan Sevdanur Cura ikinci, Ali Akkanat İlköğretim Okulundan Edanur Canıtes üçüncü oldu. Birinci kademede Özel Gönül İlköğretim Okulundan Havvanur Taş birinci, Üzümlü Cengiz Topel İlköğretim Okulundan Melike Ceylan ikinci, Ali Rıza Celepoğlu ilköğretim Okulundan Rumeysa Duymuş üçüncü oldu.
İkinci kademede ise Cumhuriyet İlköğretim Okulundan Büşra Özen birinci,Özel Gönül İlköğretim Okulundan Merve Özaba ikinci,Şehit Mehmet Ümit Kesmez İlköğretim okulundan Fatma Sütçü üçüncü oldu. Gecede dereceye giren öğrencilerin ödüllerini Okul Müdürü Arslan Cömert verdi. Törende bir konuşma yapan Okul Müdürü Cömert, "İstiklal Marşımızın şairi Mehmet Akif Ersoy'u anma ve saygı programı çerçevesinde yaptığımız bu etkinlik gelecek nesillere bu emaneti teslim etme adına atılmış büyük bir adımdır. Bu gecede öğrenci velilerimize, öğrencilerimize, kan ve göz yaşıyla yazılan İstiklal Marşı ruhunu anlatmak istedik. Bizlere destek veren velilerimize, Beyşehir protokolüne teşekkür ederiz." dedi.
Beyşehir Kaymakamı Cumali Atilla ise geceden çok etkilendiğini söyledi. Öğrencilerin İstiklal Marşı'na gösterdiği ilgiden memnuniyet duyduğunu dile geteren Kaymakam Atilla "bu gecenin ikincisi yoktur. Çok farklı bir duygu içerisindeyim. Çocuklarımızı milli duyu ve düşüncelerle hazırlayan öğretmenlerimizi ve bu çocukları yetiştiren anne ve babalarını tebrik ediyorum. Milli birlik ve beraberliğimizi pekiştirdiğimiz bu günü, bizlere miras bırakan ecdadımızı anlama adına büyük bir başarıdır.İnşallah sizler bizlere bırakılan bu büyük mirası ileride daha iyi temsil edeceğinizden şüphem yoktur." dedi.
Tek Türkiye'den Dila,Şivan ve Muhtar Samsun'da
Tek Türkiye 61.Bölüm
Çetin tarafından işkence odasına götürülen Tarık, hiçbir şekilde Çetin’in isteklerini yerine getirmez. Çetin, Tarık’ı ölümle korkutamayacağını anlayınca, onu en hassas yerinden yakalar ve annesinin hayatı ile tehdit eder. Zelal, Tarık’ı kurtarmak için elinden geleni yaparken, en sonunda Çetin’in tuzağına düşer. Tarık için her şey daha da zor bir hal alır. Botan ve Şivan ise Sağırsu köyünü tamamen teslim almıştır. Şimdi köylüye Doktor Tarık yerine Doktor Yıldız’ı kabullendirmek zorundalar. Bu aksiyon sürerken bir yandan da Berfin ve Yılmaz’ı, Zilan sürprizi beklemektedir!..
18 Mart 2009 Çarşamba
Tek Türkiye - mp3 Müzikler
http://rapidshare.com/files/183718046/GokmenTekTurkiyebyEtka.rar
Lorilori Müziği
http://rapidshare.com/files/183779181/lorilorimuzigi.samanyolufanlari.com.bby.etka.rar
Dıyamın Türküsü
http://rapidshare.com/files/183724159/Diyamin.Turkusu.Samanylufanlari.By.ETKA.rar
Gökmen-Tek Hatıra Kaldı
http://rapidshare.com/files/183727832/Tek.Turkiye.Tek.Hatira.Kaldi.samanyolufanlari.com.rar
Jenerik
http://rapidshare.com/files/183731883/TekTurkiye-Jenerik.samanyolufanlari.com.rar
Deloyloy
http://rapidshare.com/files/183739677/Delaylon.rar
Megri-Megri
http://rapidshare.com/files/183752502/Tek.Turkiye.MEGRiMEGRi.rar
Diziden Hoş bir Melodi
http://rapidshare.com/files/183756839/TekTurkiye.Diziden.Hos.BirMelodi.samanyolufanlari.com.rar
Dünya Tabib Gelse derdime Ne çare
http://rapidshare.com/files/183763121/Tek_Turkiye_-_Dunya_Talip_Gelse_-_By_Tornado.rar
Rındamın Türküsü
http://rapidshare.com/files/183766114/RINDAMIN.TEKTURKiYE32.BOLUMDEN.rar
Eyvah Oğul Kürtçe Versiyon
http://rapidshare.com/files/183771423/TEK.TURKiYE.EYVAH.OGUL.KURTCE.rar
El Kuçe Yar
http://rapidshare.com/files/183777816/TekTR.34Bl.ELKUCEYARE.Muzigi.rar
Fragman Müziği
http://rapidshare.com/files/183782330/TekTurkiye_-_Fragman_Muzigi__By_Tornado_.rar
Bir Fırtına Koptu
http://rapidshare.com/files/183787764/Tek.Turkiye.Bir.Firtina.Dogdu.rar
Bir Suhu Sitem Sardı Beni
http://rapidshare.com/files/183790822/Tek.Turkiye.Bir.Suhu.Sitem.Sardi.Beni.by.etka.samanyoluarsivi.com.rar
40 bin sene yatsam bulurum seni
http://rapidshare.com/files/183794744/Tek.Turkiye.40bin.sene.yatsam.bulurum.seni.samanyoluarsivi.com.rar
Saz ve Hüzün
http://rapidshare.com/files/183800206/Tek.Turkiye.Saz.ve.Huzun.Samanyoluarsivi.com.rar
Saz ve Hüzün 2
http://rapidshare.com/files/183803785/Tek.Turkiye.Saz.ve.huzun.Versiyon2.samanyoluarsivi.com.rar
Eman http://rapidshare.com/files/183807209/eman.eman.Tek.Turkiye.samanyolufanlari.com.by.by.rar
Stv Orjinal Müzikler
http://rapidshare.com/files/184432885/StvOrjinalMuziklerSamanyoluFanlari.com.rar
Tek Türkiye'nin senaryosu gerçek oldu: Muhtar 2
Tek Türkiye gerçek oldu ! - İZLE indir: http://videogaleri.samanyoluhaber.com/video/2008/6/14/3.flv[/url
Tek Türkiye'nin senaryosu gerçek oldu.
Samanyolu Televizyonu'nun ülke gerçeklerini konu alan dizisi Tek Türkiye'deki örgüt için çalışan ve örgüte eleman temin eden muhtarın Van'da gerçeği yakalandı. Van Emniyeti'nin PKK'ya katılmak üzereyken yakaladığı 3 şahıs, ifadelerinde kendilerini örgüte Aşağıkoçkıran köyü muhtarı Medeni Demir'in teslim edeceğini söyledi.
Tıpkı dizideki gibi, Özalp ilçesi Aşağıkoçkıran Köyü muhtarı Medeni Demir, köyden örgüte eleman toplamaya çalışıyor ve ikna edebildiği kişileri alıp örgüte teslim ediyordu. Gençler kuryeler aracılığıyla Van üzerinden PJAK'ın kamplarına gönderiliyor ve militan, gerilla eğitimleri alıyorlardı
evet bu haber 14.Haziran.2008 de http://www.samanyoluhaber.com/haber-105290.html de yayınlanmıştı
Bizim Tek Türkiyenin Muhtarı ,Doğudaki insanlarımızı gözü açık olmaya sevk ediyor inşaallah
TEK TÜRKİYEYE YILIN DİZİSİ ÖDÜLÜ VERİLDİ:)
700 üyesiyle 2. kuruluş yıldönümü ve Ankara Şubesi'nin açılış törenini gerçekleştirilen RADEV, büyük bir organizasyona imza attı. Kocatepe Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen ödül törenine iş, spor, sanat, siyaset ve medya dünyasının seçkin temsilcileri katıldı. Türkiye'nin en pozitif kişi ve kurumlarının taçlandırıldığı ödül töreninde Yılın Dizisi Ödülü Tek Türkiye ye layık görüldü.
Ödül töreninde diğer ödül alanlar ise şöyle:"Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakanı Çemil Çiçek (Yılın Politikacısı), Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik (Yılın Bakanı), Ayhan Güngör Hop Dedik Show (Yılın Pozitif Radyo Şovu), Gönül Dostu Füsun (Yılın Kadın Sunucusu), Radyo Vatan (Yılın Radyosu), Aşk Fm (Yılın Bölgesel Radyosu), Kon TV (Yılın Bölgesel TV Kanalı), Süleyman Dişli (Adapazarı Belediye Başkanı), Mustafa Aydın (Türkiye'nin En İyi Sağlık Yatırımı Aydın Termal Tesisleri), Ankara Milletvekili Burhan Kayatürk (Yılın Gönül Adamı), Cemal Safi (Yaşam Boyu Onur Ödülü), Etimesgut Belediye Başkanı Serhat Kemal Yılmaz (Yılın Projesi), Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek (Başkentte yapılan hizmetler), Emel Taşçıoğlu (TRT Sanatçısı), Ece Gürsel (Yılın Mankeni), Eros Pansiyon-Yalçın Menteş Tiyatrosu (En İyi Tiyatro Oyunu), Çanta-Aydın Yücel (En İyi Kısa Film), Emel Taşcıoğlu (En İyi Çaylak Oyuncu), Tüprag Maden İşletmeleri (En İyi Şirket), Metaş Şirketler Grubu (En İyi Çıkış Yapan İnşaat Firması), Zelante (Yılın Markası), Göğüş Holding (Yılın Firması), Muammer Mert Turtem Mühendislik (Yılın Uluslararası Girişimcisi), Müge Dağıstanlı (Kanal Türk Orada Neler Oluyor?) Kanal D Magazin (En İyi Gündüz Kuşağı Magazin Programı), Kanal Türk/Türk Life Programı (En İyi Gece Kuşağı Magazin Programı), Tek Türkiye-Samanyolu TV (Yılın Dizisi), İhlas Haber Ajansı-Batuhan Yaşar (Yılın Haber Ajansı), Şamil Tayyar (Yılın Gazetecisi), SES TV-Latif Şimşek (Yılın En İyi Haber Merkezi), Safiye Soyman-Faik Öztürk (Yılın En iyi İkilisi), Fatoş Kabasakal (YılınTV Yıldızı), Sabe Tümer-Haber Türk (En iyi gece haber sohbet programı), Birinci Kuvvet.Com (En İyi Haber Portalı), Magazinci.Com-Nurettin Soydan (Yılın Magazin İnternet Portalı), Naci Alan-Anayurt (Yılın Gazetesi), Murat Yiğitbaşı-Süxe Dergisi (Yılın Magazin Dergisi), Abdülkerim Erdoğan (Yılın Yazarı)."
GÜNEYDOĞU TEK TÜRKİYEDE KENDİNİ BULDU
17 Mart 2009 Salı
En Sevgili'ye(SAV) Ferman (Mektup Yarışması)
En Sevgili'ye(SAV) İnciler ( Şiir Yarışması )
En Sevgili'ye(SAV) Hasret (Multimedia Yarışması)
En Sevgili'ye(sav) Sunum (Resim- İmza yarışması)
Çok Değerli Arkadaşlar
Kutlu doğum ayına özel olarak Sitemiz arasında Kutlu doğum haftasını değerlendirmek için rekabeti olmayan tatlı bir yarışma serisi başlatmış bulunmaktayız
Yarışmalarımızdan dördüncüsü En Sevgiliye İnciler sloganıyla Efendimiz (sav) için yazılmış Resim ve İmza yarışmasıdır.
Yarışmamız 15 mart itibariyle başlayacak olup 15 nisan da sona erecektir sonuçları ise 20 nisanda acıklanacaktır..
Resim İmza yarışmasında ki eserlerinizin kendinize ait olması kuralı vardır...
Resim yada imza için aranan nitelik örneğin Efendimizin (sav) bir hadisi şerifini güller yada cicekler içinde yada manidar anlamlı bir manazara resimi içinde hazırlanmış olan eserlerdir.
İmza hazırlama konusunda zaten cok yetenekli üyelerimiz var dizilerde oynayan neredeyse tüm oyuncular iiçn bol bol imzalar mevcuttur aynı mantalide Efendimizin bir hadisini de rahatlıkla hazırlayabilecek kapasitede insanlar olduğunu düşünüyoruz .
İmza boyutları : 480*60 olmalıdır.Yapılacak resim ise: Masaüstü resimlerin standartında 800*600 ya da 1024*768 boyutlarında olmalıdır.Çalışmalarınızı kutludogum@samanyolufanlari.com adresine gönderebilirsiniz.Önceden çalışma gönderipte değiştirmek isteyenler tekrar gönderebilir.Bu anlamlı hafta için tüm üyelerimizin katılımını bekliyoruz...
Haydi Samanyolu Fanları En Sevgiliye!(100 milyon Salavat Kampanyası)
16 Mart 2009 Pazartesi
TEK TÜRKİYE SETİNDEN RÖPORTAJ:)
Tek Türkiye'nin Yeni Halo İbrahimi
Tek Türkiye, Devletimizin adı kullanılarak yapılan bütün kötü planları gün yüzüne çıkarıyor!...
Yılın dizisi Tek Türkiye’de artık farklı açılımlarda gösterilmeye başladı. Önceleri sadece terör ile halkın çatışmalarına yer veren dizi şimdilerde kendini devletin adamı gibi gösteren yasadışı örgütlerden de bahsediyor.
Geçen bölümünde dizide, kendini devletten biri gibi gösteren bir komutanın, iyi bir karakter olan Zeynel Ağa’ya teröre destek veriyor diye insanlık dışı işkenceler yapması ekranlara taşındı. Oysa Zeynel Ağa kesinlikle terörle işi olan biri değildir.
Zeynel Ağa, Devletin ona haksız zulmettiğini düşünüp bu sefer cidden teröre destek vermeye başlıyor. Tüm köylüsünü de buna teşvik ediyor. Böylece, kötü güçler amaçlarına ulaşıyor.
İşte bu sahneleri seyrederken günümüzde ortaya çıkan gerçeklerle mükemmel bir bağlantı kurabilirsiniz.
Peki Zeynel Ağa gibi oyuna kanarak teröre karışan değerli insanlara kim doğru yolu gösterecek? Kim çıkıp ta kardeşin kardeşe silah sıkmasını engelleyebilecek?
Önceleri bir Halo İbrahim vardı dizide. Onun vefatıyla sözü dinlenir, bilge bir kişiliğin eksikliğini çekti dizi. İşte şimdi Zeynel Ağaların da oyunlarına alet edindiği an Halo İbrahimlerin gelmesi gereken andır.
Diziyi önümüzdeki haftalarda oldukça bilge, alim ve seyit biri Halo İbrahim’in oğlu rolünde oynayacak olan ünlü tiyatro ustası Ali Çakalgöz renklendirecek. Diziyi seyrederken en az Şivan kadar “Çetin” karakterine dikkat edilmeli. Bu Çetin karakteri ülkemizin en büyük ama en büyük kanayan bir yarasına gönderme yapmaktadır.
Standart bir dizi olmayan, Türkiye’nin aynadaki görünüşü diyebileceğimiz Tek Türkiye, kalitesini artırdı, Devletimize, hakiki komando ve askerlerimize gereken yeri vermeye başladı. Devletimizin adı kullanılarak yapılan bütün kötü planlar şimdi gün yüzüne çıktı..
12 Mart 2009 Perşembe
Tek Türkiye Setinde İzdiham!..
TEK TÜRKİYE NİN ŞİVAN İLE DİLASI ÖĞRENCİLERLE:)
TEK TÜRKİYE 60.BÖLÜM
Büyük Plan Devreye Giriyor!
Tarık, annesini Zeynel’in elinden kurtarmaya çalışıyor. Fakat çabaları sonuçsuz kalıyor...Bu arada köylü hastalıktan kırılıyor ve onlar için gelen ilaçları örgüt çalıyor. Örgütün amacı Tarık’ı köyde yapayalnız bırakmak. Tarık’a alternatif olarak doktor Selma’nın ekibini kuruyor ve köylülere sözde yardım ediyorlar. Fakat Selma Tarık’a ihtiyaç duyuyor...Tarık bu durum karşılığında şartlarını öne sürüyor. Fakat farkında olmadan hain bir oyunun içine çekiliyor...Bu arada büyük bir plan devreye gidiyor ve Çetin Tarık’ı örgüte yardım ve yataklıktan dolayı tutuklamak için yola çıkıyor.
6 Mart 2009 Cuma
TEK TÜRKİYE-BOTAN KOMUTAN(KADİM YAŞAR) ROPÖRTAJI
1976 Muş doğumlu olan Kadim Yaşar, şu aralar çok yoğun bir tempo ile çalışıyor. Bir yandan Tek Türkiye’nin çekimleri için Konya’ya giden, dublajları için İstanbul’a gelen Kadim Yaşar, Konya ve İstanbul arasında mekik dokuyor.
Birçok sinema ve dizilerde gördüğümüz ünlü oyuncu, “Neden tiyatroyu tercih ettiniz?” sorusuna, sanata ve özellikle tiyatroya olan aşkını, ilkokul öğretmenine borçlu olduğunu belirterek cevap veriyor.
Sorularımıza cevaplar vermeye devam ediyor Kadim Yaşar.
“ Çok ince ve kibar bir sesiniz var. Oysa Hem Abti karakterinde, hem Botan karakterinde dehşet kalın ve kaba bir ses duyuyoruz. Seslendirmede size ait olduğuna göre zorlanmıyor musunuz?''
Botan karakterinde zorlanmıyorum. Net bir ses. Ama Abti karakterinin sesi, oldukça inişli çıkışlı bir ses. Abti’de zorlanmıştım, sonuçta tiyatrocuyum. Bunların eğitimini aldığımız için üstesinden geliyorum. Kendi sesimi merak eden arkadaşlara goole’den Sessiz duruş Kadim Yaşar yazıp videomu dinlemelerini öneririm. Orada Atatürk’ün sözlerini seslendiriyorum. Altı yıllık bir dublaj tecrübem var.
''Dizideki Botan’ı soruyoruz Kadim Yaşar’a, Botan nasıl biri? Şivan ile paylaşamadığı ne?''
Botan, yürüttüğü davanın bilincinde olan ama aslında onu dağlara bağlayan en büyük etkeninde Doktor Selma olduğu bir komutan. O karşılıksız bir şekilde ama duygusallıktan uzakta seviyor Selma’yı. Onun Şivan ile bir alıp veremediği yok. Ama Botan hep şunun peşinde, Şivan Kürtçede çoban demek, bir çoban nasıl olurda örgütte bu kadar büyük ve önemli bir göreve getirilir. Nasıl bu kadar çevresi ve yetkisi olur. Ona takılmış biraz. Yoksa öyle büyük bir sıkıntısı yok. Botan’ın tek derdi Selma.
''Çekimleri soruyoruz Yaşar’a. Çatışma sahnelerinde yaralan oyuncuları duyuyoruz peki bu soğukta hastalanan oyuncular oluyor mu?''
Elbette. Elbette oluyor. Çok zor koşullarda çekim yapıyoruz. Çok soğuk. Ve hastalanan oyuncu arkadaşlarda oluyor. Herkesin kendi çapında hastalıktan korunma yöntemi var ben bol bol limon yiyorum. Şimdiye kadar hiç hasta olmadım çekimde.
Biraz geçmişe gidiyoruz Kadim Yaşar ile. Eski büyük oyunculardan bahsediyoruz ve Kadim Yaşar, şunları söylüyor;Erol Taş, Şener Şen, İlyas Salman, Halit Akçatepe bunlar bir daha benzerini göremeyeceğimiz büyük oyuncular. Yeşilçam’ın o zor koşullarında, büyük bir samimiyet, mükemmel bir başarı ile isimlerini Türk Sinema Tarihine yazdırmışlar. Ve bir daha asla böyle büyük oyuncular yetiştiremeyeceğiz.
''Peki neden? Sinema dünyasında teknolojik şartlar gün geçtikçe ilerliyor?''
Evet, ekonomik ve teknolojik olarak dediğiniz doğru olabilir ama sinema sektöründe büyük bir dejenere söz konusu. Samimiyet yok, rolü yapmış olmak için yapmaya başladık. Şartlar ilerledikçe, biz geriledik. O şahane oyuncular o zor koşullarda, işlerine bağlılık ve samimiyetle bu kadar büyük oldular. Yapmış olmak için yapmadılar işlerini. Bu konuda tek suçlu oyuncu demek çok yanlış olur. Magazini de suçlayamazsın. Çünkü o zamanlarda da magazin vardı. Ama seviye vardı. Şimdi sokak kültürümüzden, ailemize, her şeyimiz dejenere olma noktasında. Bu yüzden o samimiyeti ve güzelliği bir daha yakalayamayız diye düşünüyorum.
''Dizi Sektörü ile Sinemayı karşılaştırır mısınız?''
Tabiî ki arasında dağlar kadar fark var. Ama bunu daha belirgin noktalardan ele alacak olursak, televizyon, her eve girmesi mecburi bir hal almış bir iletişim aracı. Televizyonda ne varsa onu seyretmek zorundasın. Televizyondakiler yayın akışını ayarlamış koymuş, sende izleyeceksin. Belki sırf can sıkıntısından, sadece vakit geçirmek için. Ama sinema öyle değil. Sinema, sırf gerçekten bir şeyler seyretmek istediğin zaman, tamamen senin tercih ettiğin bir olay. Farkında olmadan ruh dünyanı, sosyal kimliğini de belli ediyorsun seçtiğin sinema türünde. Yani sinema, senin kimliğin bile olabiliyor. Bu yüzden karşılaştırılamayacak kadar başka buluyorum sinemayı.
''Magazine biraz değinelim.''
Şimdiler de izleyici kültürü de, oyuncu kültürü de değişti. Ben eskiden bir Şener Şen seyrederken, gidip de acaba şimdi kiminle, ne yapıyor, nerde, ne yiyor gibi soruları hiç merak etmezdim. Bizim zamanımızda çoğunlukta öyleydi. Ama TV her eve mecburi giriş yapınca, her akşam yemeğinde en az haftada bir aynı yüzleri ekranda göre göre senin özeline, evine kadar geldi oyuncular. İster istemez de her hafta sofrana konuk ettiğin oyuncuyu da merak eder oldun. Çünkü o senin evine girmiş. Senin ailenden biri gibi. Sokakta seyirciler seni görünce “ O, Botan “ diyor, ya da başka dizilerden “ Aa .. Polat “ bu diyor. O kadar gerçekçi buluyorlar o karakterleri çünkü dediğim gibi izleyicinin evine kadar giriyorsun.
Onlarda seni merak ediyorlar. Ben seviyeden yanayım. Merakında bir seviyesi olmalı. Sanatçının bir yanı gizemli kalmalı. Özel hayatına girince belki hayal kırıklığına uğrayacaksınız. Adı üstünde özel zaten, özeli oyuncuda kalmalı. Bu özel ekranlara taşındıkça, sanat kavramı tartışılmaya başlıyor. Bu da etik bir şey değil.
Kasım’da Pres adlı filmi gösterime girecek olan Kadim Yaşar, 04 Temmuz 2009’da dünya evine girecek. Şimdiden kendisini tebrik edip, başarılarının devamını diliyoruz.
5 Mart 2009 Perşembe
7.TÜRKÇE OLİMPİYATI (2009-MAKALE)
Sahnede çok güzel genç bir kız; Adı Juliana ...
Şarkısını söylemeden önce şöyle diyor:"Sizlere El Paso'dan kucak dolusu sevgiler getirdim..."
El Paso nere, Türkiye nere...
Meksika sınırındaki El Paso'lu Juliana Cuartes bu sözleri Houston'da Türkçe söylüyor. Sonra da "Kızım Diyor" u söylemeye başlıyor hüzünlü ve buğulu sesiyle: "Ben ne zaman bir of çeksem hatırıma annem geliyor..."Onu San Antoniolu, Dallaslı, Houstonlu diğer çocuklar izliyor.
Kimi Necip Fazıl'dan, Ömer Lütfü Mete'den şiir okuyor, kimi Gesi Bağları'nı söylüyor, kimileri de Silifke'nin kaşıklı halk oyunlarını oynuyor.Fethullah Gülen Hareketi'nin içinde yer alan Cosmos Vakfı tarafından Teksas Eyaleti'nin Houston kentinde düzenlenen "Türkçe Olimpiyatı"ndayız.Türkiye'ye dünyanın dört bir yanından konuk gelen farklı renklerden, farklı din ve dillerden çocukların Türkçe konuşmalarına az çok aşinayız.Ama aynı şeyi Türkiye'nin 10 bin kilometre uzağında, ABD'nin Houston şehrinde izlemek gerçekten ilginç ve bir o kadar da etkileyici.Burada sadece sahneye çıkan o çocuklar yok. Onları izlemeye gelen aileleri de var.Etkinlik boyunca coşku ve sempatiyle Türkçe şiir okuyan, şarkı söyleyen, çocukları izleyip alkışladılar.Siyah, beyaz, Hispanik, Asyalı tüm Amerikalılar oradaydı.Ve hepsinin kafasında yeni bir Türkiye imajı doğuyordu.Bunu en iyi biçimde seçimle gelen bölge vali yardımcısı Judge Ed Emmett ifade etti:"Yıllar önce bir garsondan Türkiye adını duymuştum. Ama şimdi çok daha fazla insan tanıyor ve Türkiye'yi biliyorum. Bu etkinliklerle Amerika çok kültürlü bir yapıya kavuşuyor."
Türkiye'yi duyunca şaşırmıyorlar15-20 yıl önce böyle bir olasılıktan söz edilse kimse inanmazdı.O dönemlerde onlar bizi hiç tanımıyor, biz ise daha çok Hollywood'un kovboy filmlerinden, Türkiye'yi kasıp kavuran Ceyar'lı Dallas dizisinden, Bush'un memleketi olmasından ya da rahmetli Turgut Özal'ın kalp ameliyatından Houston'u biliyorduk, biraz da Teksas'tan haberdardık.Peki ya şimdi?Şimdi Houston'da, Dallas veya El Paso'da Türkiye dediğinizde en azından kent merkezlerinde artık kimse dönüp yüzünüze şaşkın şaşkın bakmıyor.Hatta alışveriş merkezlerine sorsanız çok rahat biçimde birkaç Türkiyeliyi bulma şansınız bile var.Ama daha önemlisi Fethullah Gülen Hareketi içinde yer alan vakıfların Teksas'ın dört büyük şehrinde kurdukları okullar gerçeği...
Gönüllü Türkiye reklamıO okullarda yaklaşık 8 bin öğrenci eğitim görüyor.Onlarca Türk öğretmen bu okullarda görev yapıyor. Ve her biri birer gönüllü reklamcı gibi Türkiye'yi dünyaya tanıtıyor.Bu durumda dünyanın bir ucu Teksas'ta okullar açmanın ne anlama geldiği açık değil mi?Daha önce de bu okulları ziyaret eden biri olarak her defasında hep aynı sorunun cevabını aradım:"Acaba Türkiye'de bu okullarda nasıl bir eğitim verildiğini ve Türkiye'ye hizmet edildiğini görecek bir devlet aklı yok mu?
7.TÜRKÇE OLİMPİYATINA KATILAN YAZARLAR ANLATIYOR TIKLA
7.TÜRKÇE OLİMPİYATI(2009-MAKALE)
Yüzlerce bayrak. Türk, Amerikan ve Teksas bayrakları...
3 bin kişilik bir salon. Dörtte üçü dolu. Büyük kısmı çocuklardan oluşuyor. Yüzlerce bayrak. Türk, Amerikan ve Teksas bayrakları...
Bu Harmony okullar zincirinin Teksas'taki 19 okulunda gerçekleşen yarışmalardan süzülüp gelen ekiplerin final yarışması.
Mini Türkçe olimpiyatı.
Türkiye'de yapılacak olan büyük Türkçe Olimpiyatı'na hazırlık.
Üç dalda yarışma olacak. Biz de, Bugün'den Genel Yayın Yönetmenimiz Erhan Başyurt, Sabah'tan Mahmut Övür'le birlikte 14 kişilik jüri içerisindeyiz.
Şiir, şarkı ve folklor.
Necip Fazıl'dan Çile ile başlayıp, Ömer Lütfi Mete'nin Gülce'si, Arif Nihat'ın Bayrak'ı ile ve Bedirhan Gökçe'nin Sokak Çocuğu ile devam eden şiirler...
Teksas'ta...
Sonra şarkılar geliyor. Cancana, Gurbet, Karahisar Kalesi ve Gesi Bağları... Amerikalı çocuklardan tamamen Türkiye'ye has sesler...
Ardından bir folklor şöleni... Kafkas'ı, Giresun oyunları ve Silifke ile...
Salon çığlık çığlığa... Her grup çıktığında, salonu dolduran aynı okulun çocuklarının heyecan dalgası çığlıklara yansıyor.
Düşünüyorum:
Acaba Türkiye, başka hangi programla, dünyanın bilmem hangi coğrafyasında binlerce çocuğun elinde kendi bayrakları yanında ay-yıldızlı bayrağı taşıtabiliyor?
Burası Teksas'ın en büyük şehri Houston.
Bu süreçte daha başka yüzü aşkın ülkede, böyle manzaralara tanık olmak mümkün. Orta Asya'dan, Rusya'dan, Afrika'nın en uzak bölgelerinden Amerika'ya kadar...
Bu hareket, başka ülkelerde de Türk okulları açıyor. Amerika'da başka bir okul türü içinde çalışıyor.
Charter (Çartır) okulları...
Eğitim kadrosunu kurucuların oluşturduğu, öğrenim ücretini devletin ödediği bir sistem bu. Türkçe, İspanyolca gibi seçmeli bir dil ve ilginç, genelde öğrencilerin yüzde 50'si seçmeli dil olarak Türkçe'yi tercih ediyor.
Teksas'ta böyle 19 okul var, tüm Amerika'da 200'e yakın.
Şu andaki uygulamada, 5 yaşından, ana okulundan alınıyor ve ilköğretim sonuna kadar okutuluyor. Lise öğrenimi de yakında devreye sokulacak.
Okulların başarısı gittikçe kanıtlanıyor ve bu, okullara ilgiyi artırıyor. Bu sene açılan bir okula, hiçbir tanıtım çalışması yapılmadan 3 bin kişi müracaat etmiş. Oysa kontenjan 300 kişi...
Tercih sebebi ne?
Amerika'da liseye kadar olan eğitim döneminden matematik ve fen derslerinin genelde çok zayıf olması.
Bu okullar bu alanda fark oluşturuyorlar.
Bir de "öğretmen" unsuru.
Bu okulların öğretmeni başka.
Bu öğretmenler gittikleri bütün coğrafyalarda fark oluşturdular. Ama Batı ülkelerinde daha bir fark oluşturdular.
Batı'da aileler çocuklarını alıp götüren savruluşlardan şikayetçi. Her tür uyuşturucu ve öteki kötü alışkanlıkların getirdiği savruluşlardan.
Bu öğretmenler, kısa sürede öğrenci ile kurdukları iletişimle, çocukları genel toplumsal savruluşun dışına taşımayı başarıyor.
Ve bir de matematik vs. alanlarında yapılan olimpiyatlarda gösterilen başarı...
Henüz üniversite çağında öğrencileri yok ama oraya doğru yürüyorlar ve o alanda başarıyı hedefliyorlar.
İyi insan ve başarı birleşince, ilgi odağı olmakta gecikmiyorsunuz.
İşte bu... Houston'daki manzara bunun eseri.
Şimdi tüm dünyada böyle bir Türk canlılığı var.
Önemli olan, gittikleri yerlerde yadırganmayan, yabancılık tepkisine maruz kalmayan, çevre ile iletişimi (Bunun adı diyalog) gerçekleştirmiş bir Türk canlılığı bu...
Öğretmenler genç insanlar.
Çoğu 30'lu yaşlara varmamış henüz.
Kişilikleri ile bu çok farklı toplumlarda, insani bir damara hitap etmeyi başarmışlar. Ortak payda, bizim insanımızın kişiliğinde somutlaşan insanlık ortak paydası.
Türk olarak oradasınız, o kimliğinizle sergilediğiniz insani değerler ilgi ve güven odağı haline gelebiliyor.
Bizimle ilgili negatif propagandaların rahatsız edici boyutta olduğu zamanımızda, üstelik bu negatif propagandanın en etkin biçimde uygulandığı Amerika'da, bu pozitif hamleden mutluluk duymamak mümkün değil.
Üstelik hareket, Houston'da bir de Turkuaz Kültür Merkezi açmış.
Bizim de misafir edildiğimiz kültür merkezi, kültürel varlığımızın bu coğrafyaya taşınmasında çekirdek bir hizmet ünitesi olmaya aday.
Harmony eğitim kurumları ve Türk Kültür Merkezi, bir yandan Amerikalı çocuklara Türkçe'yi ve onunla bağlantılı olarak Anadolu'da boy salan kültür değerlerini aktarırken, bir başka hayati görevi daha ifa ediyor.
O da şu:
Bugün artık Amerika'da da, Avrupa'da da, dünyanın başka ülkelerinde de çok sayıda Türk aile var.
Peki bu ailelerin çocukları kendi kültür varlıkları ile nasıl tanışacaklar? Daha önemlisi kendi dillerini nasıl öğrenecekler?
-Evet, çocuklarımız Türkçe'yi unutuyor.
Bu, Türkiye'nin dışında yaşayan ailelerin Şark'tan garba en önemli problemi.
Aileler veremiyor, yaşanan ülkelerin okulları vermiyor, sonra...
Sonrası kendi kültürüne yabancılaşan çocuklar...
--Bu okullarımız, Türk ailelerin çocuklarının Türkçe'yi kaybetmemeleri için büyük önem taşıyor.
İlginç bir durum da şu:
Misafir olarak kaldığımız Turkuaz Kültür Merkezi'nde cumartesi günü, Boşnak çocukların bir sunumu vardı. Öğretmenleri onlara diyelim bir çocuk oyununu öğretmiş, o gün velilere sunum yapacaklar.
Boşnak çocuklar.
Bunu Ahıskalı çocuklar için de yapıyor Kültür Merkezi.
Yani, bir kültür coğrafyasının ortak çatısı oluyor.
Bunların ne kadar önemli olduğunu, oradaki ailelerin duygularına tanık olduğunuzda daha iyi anlıyorsunuz.
5 kıtada koşanlar, dedim başlıkta...
Öğretmen boyutunu anlattım.
Ama onlar yalnız değil.
Biz orada iken, Kayseri'den, Adana'dan da işadamları grubu orada idiler.
Houston'daki çalışmaların başlangıcında katkıda bulunmuşlar. Hizmetlerde ilk tuğlalar onların himmeti ile bulunmuş.
Gelmişler, okulları gezmişler, başarılara tanık olmuşlar, dönerken gözlerinin içi gülüyordu.
Bu hareket, Türkiye'nin canlılığı dedim.
Türkiye, bizi kimse sevmiyor, diye ağlamıyor.
"Türkiye'yi tanımak istiyorsanız, işte onun erdemli dünyası..." gibi bir iddia var bu harekette.
Denize bir şekilde atılmış ve yüzmeyi öğrenmiş bir insan varlığı söz konusu burada Türkiye adına...
Houston'da, Amerika'da iş yapan Türk işadamlarıyla da tanışma imkanımız oldu.
Amerikan ordusunun bazı ihtiyaçlarını tedarik eden bir şirketin yöneticisi genç bir insan, Atilla Bey, mülk alım satımında bölgesinin en etkin ismi haline gelmiş bir başkası (Engin Bey), işadamları derneği bünyesinde hizmet veren Ertuğrul Bey, adeta "Burada neden daha çok yokuz?" isyanını seslendiriyorlar.
"Şu kriz döneminde Zorlu, Koç, OYAK neden gelip de, bu alanın, dünyada tanınmış ama şu anda zorluklar yaşayan şirketlerinin bir miktar hissesini almaz?" diye soruyorlar.
Burada çalışınca, bu iklimin kıran kırana şartlarına karşı şerbetlenince ve koca Amerikan ekonomisinin, sonunda gelip dayandığı derin krize tanık olunca, sanki, sistemin sorunlarını baştan ayağı çözümleyen filozofça bakışlara sahip olmuşlar. Yani iş, Türkiye'den bakınca başka görünüyor, Amerika'dan, Rusya'dan, Afrika'dan, yani global pencereden bakınca başka görünüyor.
Suudi Arabistan gezimizde, işadamlarının Arapça sıkıntısı dile getirilmişti, burada bir başka dil, İngilizce sıkıntısı dile geliyor. Global oyuncu olmamak için hiçbir sebep yok. Ama dünyada oyun kuracak ve adım adım onu icra edecek kadar dil sahibi olmak şartıyla...
Bunları görünce, dünyanın geleceğine dönük umudunuz artıyor.
Türkiye, Afrika'da kurban kesti. Kuyu açtı. Katarakt ameliyatları ile Afrikalı çocukların gözlerini açtı.
Türkiye Açe'ye gitti.
İran'a, Pakistan'a gitti.
Türkiye, Avustralya'ya, Brezilya'ya, İngiltere'ye gitti.
Türkiye'nin evrenselle akrabalığı var.
Yazının sonunu şöyle bağlamak istiyorum.
-5 kıtada, iyilik üzerine olsun da, hangi saikla olursa olsun, koşanlara selam...
7.TÜRKÇE OLİMPİYATINI ANLATAN YAZARLAR İÇİN TIKLA
7.TÜRKÇE OLİMPİYATI HAKKINDA DAHA FAZLA BİLGİ İÇİN TIKLAYIN:
7. Türkçe Olimpiyatları
7. Türkçe Olimpiyatları Müzikleri
7.Türkçe Olimpiyatları Videoları
7.Türkçe Olimpiyatları 2009
7. TÜRKÇE OLİMPİYATI
Arınç öve öve bitiremedi!
Üsküp'teki 7. Uluslararası Türkçe Olimpiyatları Makedonya finallerine katılan TBMM eski Başkanı Bülent Arınç'tan övgü dolu sözler...
Üsküp'teki 7. Uluslararası Türkçe Olimpiyatları Makedonya finallerine katılan TBMM eski Başkanı Bülent Arınç, "Yahya Kemal Kolejleri'nden feyz almış gençler, Makedonya'nın geleceğinde en önemli rolleri üstlenmelidirler." dedi.
Finallere 230 öğrenci katıldı. Yarışma, temel seviye, orta seviye, ileri seviye, şiir, şarkı ve özel beceriden olmak üzere toplam 7 dalda yapıldı. On öğrenci, 6 Haziran'da Türkiye'de yapılacak 7. Uluslarası Türkçe Olimpiyatlarına katılmaya hak kazandı. Makedonya Opera ve Bale Salonunda yapılan finale çok sayıda misafir katıldı. Bu yılki finallerin özel konuğu Bülent Arınç oldu.
4 Mart 2009 Çarşamba
Tek Türkiye'nin Halo İbrahimi Geri Geliyor!...
TEK TÜRKİYE'NİN Tekrarı Salı'dan Pazartesi'ne Alındı.
Tek Türkiye 59. Bölüm
Tarık’ı annesi ile alakalı acı bir haber bekliyor. Tek Türkiye’de bu hafta gözyaşlarınızı tutamayacaksınız. İnanılmaz işkenceler gören Fırat’ı, Dila, Çetin’in elinden kurtarır. Fakat daha Dila ile evlenme şansı kalmayan Fırat, oldukça üzgündür. İlk fırsatta Sağırsu köyünden ayrılır. Fırat, zor durumu Tarık’a anlamıştır. Bu esnada Çetin ve terör örgütü, Zeynel Ağa ile Tarık’ın arasını açacak büyük bir komplo kurmuştur. Köyde su kaynakları yüzünden, dizanteri salgını baş göstermiş, birçok çocuk ciddi rahatsızlıklar yaşamaktadır. Zilan ise hala belgenin peşindedir. Tarık, annesi ile alakalı acı bir haber alacaktır. Fırat’ın büyük sevdası son mu bulacak, Tarık, düştüğü zor durumdan nasıl kurtulacak?
1 Mart 2009 Pazar
Tek Türkiye'nin Muhteşem Başarısı:)
6 Şubat Perşembe günü yayınlanan TEK TÜRKİYE dizisi tüm izleyicilerde 11.4 rating (dakika başına düşen ortalama izleyici sayısı) ve 24.4 share (izlenme payı) değerleriyle ilk yüzde en çok izlenen 1. program oldu.